Kurban Bayramında sadece et üzerine kurulan yanlış beslenme sonucu birçok vatandaş yaşadıkları rahatsızlar sonucu hastanelere müracaat ederken Manisa İL Sağlık Müdürlüğü Diyetisyeni Burcu Bayraktar Yücefaydalı bayramda sadece et üzerine kurulu bir beslenmenin yanlış olduğunu belirterek dengeli beslenmenin gerektiğini söyledi.
Kurban Bayramı sofralarında et yemeğinin en çok tüketilen yemek olduğuna dikkat çeken Yücefaydalı, "Bununla birlikte Kurban Bayramı’nda da; sağlıklı beslenmenin temel prensiplerine, yiyecek seçimine, porsiyon kontrolüne ve besin gruplarının dengeli dağılımına her zaman özen gösterilmelidir. Bu özel günlerde tek çeşit besinlere ağırlık vermek yerine öğünlerde beş besin grubundan besinlerin tüketilmesi sağlıklı ve dengeli seçimler için gereklidir. Bu besin grupları; ’Süt ve süt ürünleri’ grubu, ’Et-yumurta-kuru baklagiller (nohut, mercimek, fasulye) ile yağlı tohumlar (ceviz, fındık, badem)’ grubu, ’Sebzeler’ grubu, ’Meyveler’ grubu ile ’Ekmek ve tahıllar (makarna, pirinç)’ grubudur." dedi.
Dikkat edilmesi gerekenler
Bayramda kurban kesme telaşı ile kahvaltı öğününün genelde atlandığına vurgu yapan Yücefaydalı açıklamasını şöyle tamamladı: "Bayram sabahı kurban kesme telaşı olanlar kahvaltı öğününü atlayabilmektedir. Mümkün olduğunca kahvaltı yapılmalıdır. Bayram günü kesilen hayvan eti, bekletilmeksizin birkaç saat içinde pişirilerek tüketilebilmektedir. Ancak yeni kesilmiş hayvanların etlerindeki sertlik hem pişirmede hem de sindirimde zorluk yaşatır. Midede şişkinlik, hazımsızlık gibi sıkıntılara neden olur. Özellikle mide rahatsızlıkları çeken bireyler, eti 24 saat uygun bekleme şartlarında dinlendirdikten sonra tüketmelidir. Etler, C ve E grubu vitaminleri ile kalsiyumdan fakirdir. Bu nedenle etlerin mutlaka sebzelerle birlikte pişirilmesi veya etlerin yanında C vitamininden zengin sebze/salata/meyve/taze sıkılmış meyve sularının tüketilmesi oldukça önemlidir. Bu yöntem hem besin çeşitliliğinin sağlanmasını sağlar hem de sebzelerde bulunan C vitamini demirin emilimini arttırır. Etin hazırlanmasında; haşlama, ızgara, fırında pişirme gibi yöntemler kullanılmalı, kızartmadan mümkün oldukça kaçınılmalıdır. Et ilave edilen yemeklere yağ eklenmemelidir. Izgara yapımında; etle ateş arasındaki uzaklık eti yakmayacak, kömürleşme olmayacak şekilde ayarlanması kanser yapıcı maddelerin oluşumunu önler. Bayram sofralarımızı süsleyen Kurban Bayramının geleneksel yemeği haline gelen kavurmanın içine ilave tereyağı veya kuyruk/iç yağı eklemeden, kendi suyunda, kısık ateşte pişirme sağlıklı bir yöntem olarak yapılabilir. Yağlı etlerin doymuş yağ ve kolesterol içerikleri yüksektir. Görünür yağlar ayrılsa dahi kırmızı etin ortalama yağ içeriği yüzde 20’dir. Genel olarak sakatat tüketimi de Kurban Bayramı’nda artmaktadır. Kolesterol yüksekliği olanlar ile kalp-damar hastalığı riski taşıyan kişiler sakatat tüketiminden kaçınmalıdır. Sindirim sisteminin düzenli çalışması ve kabızlıktan korunmak için lif (posa) içeriği yüksek olan sebze, meyve ve kuru baklagiller tüketilmelidir. Yetişkin bireyler imkânlar dâhilinde günde en az 5 porsiyon sebze ve meyve tüketmelidirler. Etlerin yanında bulgur/esmer pirinç; ayran/yoğurt/cacık tüketilmesi tercih edilmelidir. Günde 8 su bardağı su içiniz şeklindeki öneri bazı bireyler için yetersiz, bazıları için ise fazla olabilir. Bununla birlikte iyi bir hedef olarak düşünülmelidir. Günlük su ihtiyacı: 35 mL x vücut ağırlığı (kg) şeklinde hesaplanabilir. Kilo kontrolünü sağlamak ve Kurban Bayramı boyunca zorlanan sindirim sistemimizi rahatlatmak amacıyla günde en az 30 dakikalık yürüyüşler mutlaka düzenli olarak yapılmalıdır."